Katledilen 41madenci şehit mi, 'şehitlik' failleri saklamanın örtüsü mü?

18 Ekim 2022
Katledilen 41madenci şehit mi, 'şehitlik' failleri saklamanın örtüsü mü?

Bartın’da yaşanan maden faciasının ardından hem iktidar hem de muhalefet yeniden 'maden şehidi' kavramını kullanmaya başladı. Ancak Soma Katliamı’nda yakınını kaybeden aileler ve avukatlara göre bu kavram failleri saklamak için kullanılıyor.

2021 yılı SGK verilerine göre Türkiye’de maden ve madencilik sektöründe toplam 17 bin iş kazası yaşandı. Avrupa’da maden sektöründe ölümlü iş kazalarında Türkiye birinci sırada. Ancak alınması gereken önlemlerin yanı sıra, ölen madenciler için kullanılan 'maden şehidi' tanımı tartışılan başlıklardan. Cumhurbaşkanı Erdoğan incelemelerde bulunmak üzere gittiği Bartın'da, “Maden şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmak bu devletin ve en yüksek temsilcisi olarak bizim boynumuzun borcudur” dedi.

'ŞEHİT SÖYLEMİ GÖZ BOYAMAKTAN BAŞKA BİR AMAÇ TAŞIMIYOR'

Soma’da oğlunu yitiren Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak ise, 'maden şehidi' söyleminin kendileri için bir anlam ifade etmediğini söyledi. Çolak, Soma Katliamı’nın ardından iktidarın ölenler için 'madenciler şehidimizdir' dediğini ancak bunun sadece söylemde kaldığını belirtti. Madenlerde yaşanan faciaların sebebi sermaye, sarı sendika ve iktidar olduğunu söyleyen Çolak'a göre 'şehit' söylemi göz boyamaktan başka bir amaç taşımıyor.
Soma Davası’nı yakından takip eden dava avukatlarından Berrin Demir, ''şehitlik söyleminin bir başka amacının tepkili ailelerin öfkesini bastırma amacı taşıması olduğunu düşündüğünü ifade etti. “Şehitlik kavramının şüphesi manevi bir tarafı var. Ancak burada gerçekleşen katliamın sebebi kar hırsı. Maneviyat dünyasına ait bu tanım, direnişleri engellemek, olayı bireyselleştirmeye yönelik kullanılıyor” dedi.

ŞEHİT DEDİKLERİ MADENCİLERİN YAKINLARINI TEKMELEDİLER’

Soma 301 Madenciler Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmail Çolak, maden faciasından sonra yaşananları hatırlatarak, adalet talebini yineledi:

“Adaletli bir yargılanma olmasını, katliamda kimin ihmali varsa yargılanmasını istedik. Şehit dedikleri madencilerin yakınları yerde tekmelendi. Adalet mücadelesi veren avukatları Selçuk Kozağaçlı, Can Atalay içerde. Adaleti biz çocuklarımızla beraber toprağa gömdük. Bu nasıl şehitlik? Bu nasıl şehit aileliği?”

Soma Katliamı’nın ardından söz konusu dönemde Erdoğan'ın özel kalem müdür yardımcısı olan Yusuf Yerkel, madenci yakını Erdal Kocabıyık’ı tekmeledi. Daha sonra “Ayağım incindi” diyerek rapor aldı. Kocabıyık ise başbakanlık koruma aracına hasar verdiği gerekçesiyle faiziyle birlikte 631 lira para cezası ödedi.

Madenci yakınlarının yaşadıkları sıkıntı yalnızca Yerkel’in tekmesiyle sınırlı kalmadı. Soma'da 301 işçinin öldüğü katliamın ardından madenci ailelerinin kurduğu dernek için yer tahsis eden Soma Belediyesi, derneğin boşaltılmasını ya da kirasının karşılanmasını istedi.

Derneğin karşılaştığı sıkıntıların yanında ailelerinin açtığı dava dosyalarında hiçbir ödeme yapmayan Soma Kömür A.Ş., 10 bin TL’lik karşı vekalet ücretinin ödenmesi için ailelerin hesaplarına haciz koydurttu.

Berrin Demir, yaşanan süreç düşünüldüğünde bütün mekanizmaların sermayeyi korumak adına olduğunun altını çizdi. Soma sürecinde ‘fısıltı gazeteleri’nin çalıştığını dile getiren Demir, bu söylemlere karşı çıkıp tepki gösteren ailelerinin, ödemelerin yapılmayacağına yönelik söylemlerle terbiye edilmeye çalışıldığını söyledi.

'AMAÇ SERMAYE DEVLETİNİN KENDİ KUSURLARINI ÖRTMESİ'

Bağımsız Maden İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Başaran Aksu da Demir gibi 'şehitlik' söylemine iki açıdan yaklaşmak gerektiğini belirtti. Aksu’ya göre, işçi sınıfı tarihinde ezilen işçilerin ölen yakınlarına, arkadaşlarına, kimi kutsal kavramlarla, unvanlarla onları efsaneleştirdikleri örnekler var. Ancak Aksu, egemen sınıfın, bu söylemi kullanmasının temel sebebinin, sermaye devletinin kendi kusurlarını örtmek, işçi sınıfını öğüten ilişki biçimlerini görünmez kılmak olduğunu da sözlerine ekledi.

(artı-gerçek)

Maden kazalarındaki işçi ölümlerinde Türkiye ilk sırada

Bartın’da meydana gelen maden patlamasından sonra CHP’li Öztrak dünya genelinde madende işçi ölümleri ile ilgili ILO raporunu paylaştı. Rapora göre Türkiye, 2019-2021 yılları arasında maden kazalarındaki işçi ölümlerinde ilk sırada yer alıyor.

2014 yılında Soma’da 301 işçinin öldüğü katliama rağmen alınmayan önlemler bu kez Amasra'da bir kömür madeninde işçilerin ölümüne neden oldu. Bartın'ın Amasra ilçesinde bulunan Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü’ne ait madende meydana gelen patlamada 41 işçi öldü.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün maden kazalarında ölüne işçilerin raporunu paylaştı.

Öztrak’ın paylaştığı rapora göre Türkiye maden kazalarındaki işçi ölümlerinde zirvede bulunuyor.

Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Öztrak, şunları ifade etti:

“Ülkeyi uçuracağız diye pazarladıkları ucube saray rejiminde, hayattan uçup giden canlar…Ve 20 yılın sonunda hala hiç sıkılmadan; ‘Madenlerde hiçbir eksik, hiçbir gereksiz risk görmek istemiyoruz’ diyorlar. Bilmiyorlar ki millet bunların yüzünü artık hiç görmek istemiyor.”

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün 2019-2021 döneminde maden kazalarında yaşamını yitiren işçi sayısı raporuna göre, Türkiye 189 işçi ölümüyle zirvede yer alıyor. Türkiye'yi 57 işçi ölümüyle Ukrayna izliyor.

 

ANALİZ

ANALİZFaşizm ve İç Savaş

Faşizm ve İç SavaşErdoğan- Bahçeli ikilisinin ya da Cumhur ittifakının ülkede iç savaşı da göze…